Parasızlık, zamansızlık ve uğraşmama isteği.
Bir arkadaşım evlenmişti. Nişanın düğün arasında 5 ay vardı. İkisi de aile evindeydi. Beş ayın 3 ayı ev aramaya, kiralamaya gitti zaten. İki ayın da sadece haftasonları bazı günler buluşup döşemeleri gerekti. Bir yandan düğün yağmadılar ama davetiyesiydi, aile ile yemekti, onları da ayarlamaları gerekti. Haliyle "Şu ayrıntıyı gördüm. Evin şurasına şu yakışır" tarzı değerlendirme yapacak halleri kalmadı. Paraları da yoktu pek ama eşyalar sağlam olsun istiyorlardı. O yüzden birçok eşyayı almadılar. Halı, televizyon falan almadılar mesela. "Misafrlerimiz olur" dye koltuk takımı baktılar Masko'dan, artık neye denk getirdilerse. Baktığımda da daha önceden birlikte kalmayan arkadaşlarım, apar topar ev döşeme, düğün yapma telaşından öyle ince eleyip sık dokuyacak kıvama gelmediler.
Bana bıraksan, dünya kadar param olsa yine aynı olur, çünkü dekorasyon ilgimi çekmiyor. Güzel olduğunda beğeniyorum ama iki resim arasındaki farkı da anlamıyorum mesela. Bir 3-5 dakika "E ikisi de normal ev" dediö.Hayatta aklına gelmez mesela o battaniyeti yatağın üstüne o şekilde koymak. Onu öyle görsem dağınık gelir bana, "Katlayıp dolaba kaldırayım" derim. Koltuk için de ilk girdiğimiz yerden "Şu evladiyelik gibiymiş, bu iyi" der alırım. Pis değilse, eşyalar bel ve but ağrıtmıyorsa iki ev de aynı bana. Hani, renk körlüğü gibi dekorasyon körüyüm ben. Anlamıyorum. Zevkli ya da zevksiz değilim; zevkim yok, zevkin ne olduğunu da bilmiyorum. "Kışın sıcak tutuyormuş, soba ykman gerekmiyormuş" deseler duvara geyiğin su içtiği halılardan da asarım, çekinmem. Eski evde büfeyi istememiştim, "Büfe mi kaldı, hiç ıyyy" demiştim; sonra tabağı, çanağı koyacak yer bulamayınca "Anne sen bir büfe diyordun" diye 180 derece döndüm. Bir tek renk uyumuna bakıyorum, bir ondan anlarım biraz. Gerisinde her eşya aynı bana. Kervan Mobilya olmaması, evin Topkapı Sarayı gibi görünmemesi dışında eşya çok da umrumda değil.
Edit: IKEA'nın ucuz malları çok dandik, iyi malları da çok pahalı. O bazasız yataklar depremde ilk ezilecek şey. Eve iki eşya az alırım, çelik bazalı yatak alırım ilk. Elimde daha da örnek var ama ahan da en yakınımdaki Ikea. Düzeltiyorum, üstünde yük olmasa bile bu hale geliyor. Ben de savaşmaktan vazgeçtim. Düzgün bir şey alana kadar idare ediyorum. Üstünü de sonradan yükledim. Ikea malının ucuz olanlrı tipi güzel ama ömrü kelebek gibi demek.
i.hizliresim.com